Oğuz AKÇURA / Anemon Otelleri İcra Kurulu Başkanı
Cumhuriyetin 100.senesi
Cumhuriyetin 100, Senesini kutlama şansını yakalayan şanslı bir nesiliz.
Cumhuriyeti kuran ve de bu rejimin bugünlere gelmesini çıkardığı modern ve de laik devrimler ile sağlayan başta Mustafa Kemal Atatürk ve de arkadaşlarına ,sonra ise bu devrimlerin tohumların atılmasını sağlayan Hasan Ali Yücel ,İsmail Hakkı Tonguç gibi yüzlercesine şükran borcumuz vardır.
Kurtuluş savaşından çıkmış olan Atatürk ,isteseydi çok rahat bir şekilde Amerika’nın teklifini kabul edip, Amerikan mandası altına girip, uzun yıllar keyif içinde yaşayabilir, ya da bir diğer yandan Sovyet Rusya’nın teklifini kabul edip, ülkeyi Kominist Rejim altına alıp yine uzun yıllar Rusya’nın desteği , diktatör bir rejim ile çok rahat yönetebilirdi.
Halbuki bunların tam tersine, hayatının tamamını cephelerde geçirmiş Atatürk, ülkeye “Cumhur=Halk'ın kendi kendini yöneteceği tam bağımsız bir ülke ve de bir sistem getirmiş, kanla kazanılan bu toprakları kendi halkına yani bize emanet etmiştir.
Bizim Atatürk ‘e bitmeyecek olan şükran duygularımız, anne, baba ya da çocuğunuza doğru son sürat gelen bir kamyonu siz görüyor ama müdahale edemiyorsunuz, sonra bir kişi hayatını tehlikeye atıp bu en sevdiğinizi, canı pahasına kurtarıp size getirince, bu kişiye karşı ömrünüzün sonuna kadar ne hissederseniz ,bizim de Atamıza karşı hissettiklerimiz bu derinlikte olmalıdır. Çünkü Atatürk bizim için aynısını yaptı.
Atatürk, yukarıda belirtildiği gibi çok daha rahat yaşama imkanı varken, buna izin vermemiş, halkı için ve de genç cumhuriyet için ,gece gündüz çalışmış, maalesef bu sebeple aramızdan vücut olarak ayrılmıştır, ama düşünceleri ve de ruhu hala bu ülkenin her bir santimetrekaresinde yaşamaktadır.
Büyük kurucu liderlerin büyüklükleri, kurdukları düzenin nesiller boyu yaşaması ile doğru orantılıdır.
Kurdukları düzeni kendileri için değil ,bir sonraki nesiller için kurduklarının bilinci ile her bir adımı atarlar.
Hiç bir büyük lider, ”benden sonra tufan ya da ben kurdum ben istediğim gibi yaparım “demez, her bir konuyu bir sonraki nesil için hazırlar, bir sonraki nesilde kurucu liderin felsefesi ile aynı davranışı bir sonraki nesil için hazırlar, bir sonraki nesil de bir sonraki için…
Ama en zor olan ilk adım kurucu liderden gelir, kurduğu düzenin kendi yetiştirdiği nesiller tarafından yine nesiller boyunca daha da başarılı ile ilerlemesi, onlar için en büyük mutluluk ve de onur kaynağıdır ve de büyüklükleri de buradadır zaten…
Nesiller çoktur ama lider tektir… Atatürk ‘de bunun insanlık tarihindeki ne büyük örneklerinden biridir…
Tüm bu gerçekler ışığında, Atatürk “Benim naciz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır “olarak çok önemli bir görev ahlaki taşıyan bir söz söylemiştir.
Atatürk bu sözü, o zamanki genç cumhuriyetin, ateş gibi yanan gençlerine güvenip söylemiştir, içinde bize verilmiş bir görev vardır…
Eğer biz, bizim de bizden sonraki nesle teslim etme görevi taşıdığımız bu cumhuriyete sahip olmaz ve de her alanda korumaz isek maalesef Cumhuriyet ilelebet payidar falan kalamayacaktır.
Görevimiz, bize emanet edilen cumhuriyeti, bizden sonraki nesiller için çok daha güçlü hale getirmek ve de onlara teslim edeceğimiz bilinci ile hareket etmektir.
Bu sayede Türkiye Cumhuriyeti ve de kurucu lider Mustafa Kemal Atatürk ismi ilelebet payidar kalacaktır…
Anemon Otelleri olarak, kurucuların felsefesi ile büyük bir aile olarak büyümeye, büyütmeye ve de çağdaş bir Türkiye Cumhuriyeti için her zamankinden daha çok çalışmaya ihtiyacımız vardır.
100. Seneyi yaşamış bir nesil olarak, görevimiz bu cumhuriyeti, bu ülkeyi ve de Anemon Ailesini sorumlu olduğumuz bizden sonraki nesil için hazırlamaktır. Bunda hep beraber başarılı olacağımıza inancımız tamdır…
Ne Mutlu Yaşasın Cumhuriyet diyene……
Oğuz AKÇURA
Anemon A.Ş İcra Kurul Başkanı
